Kanserin Bağışıklık Sisteminden Kaçma Hilesi

  • 06/04/2019

Kanserin Bağışıklık Sisteminden Kaçma Hilesi

Kanser immünoterapi ilaçları, vücudun bağışıklık sistemini tümör(ler)e saldıracak şekilde harekete geçirerek tedavi için büyük umut vadetse bile, başarısız olduğu vakalar da oluyor. Yapılan güncel araştırmalar, yeni tedavi seçeneklerinin neden bazı kanser vakalarına cevap olamadığını ortaya çıkarıp çözüme yönelik ipuçları sunmayı amaçlıyor.


Geçtiğimiz günlerde Cell dergisinde yayınlanan çalışma, kolorektal ve prostat kanserlerine odaklanıyor. Bu iki kanser türü, immünoterapi ilaçlarının kilit bir mekanizmasını büyük ölçüde etkisiz kılıyor.


İmmünoterapi ilacı, tümörün bağışıklık sistemini uyarmak için gönderdiği sinyali engelleme prensibiyle çalışıyor. Bu sinyal, bazı tümör hücrelerinin yüzeyinde bulunan belirli bir molekül aracılığıyla gönderiliyor. Sorun, PD-L1 adı verilen molekülün, bazı tümörlerin yüzeyinde görünmemesi ve bu durumda, ilacın kanser tarafından gönderilen sinyale müdahale etmekte zorlanmasından kaynaklanıyor. Yeni çalışma, tümör yüzeylerinde bu PD-L1 molekülü olmasa bile, bağışıklık sistemini kandırmak için molekülü kullandıkları izlenimi yaratmaya odaklanıyor. Molekül yüzeyde görünmek yerine, tümör tarafından vücuda salınıyor; bağışıklık sistemi merkezlerine, lenf düğümlerine gidiyor ve burada toplanan hücreleri kandırıyor.


California Üniversitesi ve San Francisco Üniversitesi’nde Üroloji Bölüm Başkanı olarak görev yapan Dr. Robert Blelloch, durumu kısaca, “Bağışıklık hücrelerinin aktivasyonunu uzaktan engelliyorlar.” diyerek açıklıyor.


Araştırmacılar yaptıkları deneylerde, PD-L1'i çıkardıklarında prostat kanseri olan bir fareyi tedavi edebildiklerini, bağışıklık sisteminin kansere etkili bir şekilde saldırabildiğini keşfettiler. Ayrıca, aynı farenin bağışıklık sistemi, çıkarılan PD-L1'in tekrar sistemine sokulması durumunda bile tümöre saldırabilecek şekilde çalışmaya devam ediyor.

Kaynak: New York Times


Kategori: BİLİMSEL GÜNDEM