Johns Hopkins Üniversitesi’nde yapılan ve Epidemiology dergisinde yayınlanan güncel bir çalışma doğrultusunda, gebeliğin erken dönemlerinde daha düşük manganez düzeyine sahip kadınlarda, ilerleyen aylarda preeklampsi gelişme olasılığının daha yüksek olduğu anlaşıldı. Buna göre hamilelik öncesi ve sırasında kadınlarda manganez düzeylerinin artırılmasının potansiyel olarak preeklampsi riskini azaltabileceği düşünülüyor.

Preeklampsi genellikle hamileliğin 20. haftasından sonra ortaya çıkıyor ve dünya genelinde gebeliklerin yaklaşık % 2 ila 8'ini etkiliyor. Yüksek tansiyona ve buna bağlı organ hasarına (ör: böbrek hasarı) sebep olabiliyor. Preeklampsi tedavi edilmezse, annede inme veya bebekte erken doğum gibi ölümcül komplikasyonlara yol açabiliyor. Risk faktörleri arasında obezite, diyabet ve genetik sağlık öyküsü yer alıyor; ancak kök biyolojik nedenleri bilinmiyor.

Araştırma veri analistlerinden Tiange Liu, “Bu yeni bulgular, preeklampsi oranları artmakta olduğu ve bunu önlemek için hala iyi bir stratejimiz olmadığından, özellikle önemlidir.” diyor.

Araştırmacılar, analizleri için 1999-2002 yıllarında yürütülen Project Viva adlı Massachusetts merkezli bir çalışmanın verilerini incelediler. Viva Projesi veri seti, preeklampsi sonuçlarını ve ayrıca gebeliğin ilk üç ayında kandaki manganez düzeylerini içeriyor.

Araştırmacılar, analizlerinde ilk trimesterdeki daha yüksek manganez düzeylerinin doza bağlı olarak hamileliğin ilerleyen dönemlerinde daha düşük preeklampsi riski ile ilişkili olduğunu buldular. Bu, aşamalı olarak daha fazla manganezin daha az risk getireceğini gösteriyordu. Kadınları ölçülen manganez düzeylerine (düşük, orta ve yüksek) göre eşit olarak üç gruba ayırdılar ve yüksek manganez grubundaki kişilerin düşük manganezdekilere kıyasla preeklampsi riskinin %50 daha az olduğunu buldular.

Çalışma gözlemseldi ve daha yüksek manganez düzeyleri ile daha düşük preeklampsi riski arasında nedensel bir ilişki bulunmadı. Bulgular, yüksek manganezli diyetler de dahil olmak üzere nedensel bir ilişki kurabilecek çalışmalara önayak olabilir.

Midye, kahverengi pirinç, tatlı patates, çam fıstığı ve ıspanak gibi gıdalarda bolca bulunan manganez, insan hücrelerinde, örneğin hücreleri zararlı oksijen içeren moleküllerden korumaya yardımcı olan enzim komplekslerinde, birden fazla biyolojik role sahiptir. Ancak preeklampsiyi nasıl önlediği tam olarak belli değil. Araştırmacılar, hamilelik sırasında hücresel mekanizmaların incelenmesi ile manganez düzeylerindeki farklılıkların preeklampsi riskindeki değişiklikleri aydınlatmaya yardımcı olacağını söylüyor.

Kaynak: www.futurity.org