Beynin Mavi Noktası Dikkatimizi Odaklamamıza Yardımcı Oluyor

  • 10/01/2022

Beynin Mavi Noktası Dikkatimizi Odaklamamıza Yardımcı Oluyor

Dikkatsizlik durumundan en yüksek dikkat durumuna nasıl geçebiliriz? Locus coeruleus, kelimenin tam anlamıyla "mavi nokta", beynin tabanındaki küçük bir hücre kümesidir. Nörotransmitter noradrenalinin ana kaynağı olarak, dikkat odağımızı kontrol etmemize yardımcı olur. Max Planck İnsani Gelişme Enstitüsü ve Güney Kaliforniya Üniversitesi'ndeki bilim insanları, hayvan ve insan çalışmalarından elde edilen kanıtları sentezleyerek, mavi noktanın, dikkat gerektiren durumlarda beynimizin ilgili bilgilere duyarlılığını nasıl düzenlediğini açıklayan yeni bir çerçeve geliştirdiler. Bulguları, Trends in Cognitive Sciences dergisinde bir fikir makalesinde yayınlandı.


Bazen dikkatimiz dağılır ve her şey farkındalığımız tarafından kaçırılırken, bazen de neyin önemli olduğuna kolayca odaklanabiliriz. İş yerinde geçen bir günün ardından eve yürüdüğünüzü hayal edin; belki de zihninizde akşam yemeği için alacağınız yiyeceklerin listesini hazırlıyorsunuz - dikkatsizlik durumundasınız. Ancak fark etmediğiniz bir araba aniden korna çaldığında, dikkatinizi kolayca başka yöne çevirebilir ve bu yeni duruma tepki verebilirsiniz. Fakat beyin, dikkatsizlik durumundan odaklanmış dikkat durumuna nasıl geçer?


Dikkatsizlik halleri sırasında, beyinlerimiz sinirsel aktivitenin yavaş, ritmik dalgalanmaları tarafından yönetilir. Özellikle, alfa salınımları olarak adlandırılan 10 Hertz civarında bir frekanstaki nöral ritimlerin, dikkatsizlik sırasında duyusal girdilerin aktif işlenmesini baskıladığı düşünülmekte. Bu nedenle alfa salınımları, beynimizin dış bilgilere duyarlılığını düzenleyen bir filtre olarak anlaşılabilir. Center for Lifespan Psychology kıdemli bilim insanı Markus Werkle-Bergner, “Alfa salınımlarının artması ve azalması ile dikkat arasındaki bağlantı bir süredir kurulmuş olsa da, bu ritmik ateşleme modellerinin gelip gitmesini sağlayan şey hakkında daha az şey biliniyor.” diyor.


Bu soruyu araştırmak için araştırmacılar, beyin sapında bulunan ve korteksin derinliklerinde gizli olan mavi noktaya (locus coeruleus) odaklandılar. Bu hücre kümesinin boyutu yalnızca 15 milimetre, ancak uzun menzilli sinir liflerinden oluşan geniş bir ağ aracılığıyla beynin çoğuna bağlı durumda. Mavi nokta, nörotransmiter noradrenalinin ana kaynağı olan nöronlardan oluşuyor. Noradrenalin, sinirsel iletişimi düzenleyerek stres, hafıza ve dikkatin kontrolüne katkıda bulunuyor.


Mavi noktadaki noradrenalinin alfa salınımlarını düzenleyen bir faktör olup olmadığını araştırmak için, araştırmacılar göz bebeği boyutu ve nöral salınımların kayıtlarını birleştirirken, katılımcılar zorlu bir dikkat görevini çözdü. 2020'de Journal of Neuroscience'da yayınlanan bir makalede yayınlanan bulgular, mavi noktanın alfa salınımlarını modüle ederek dikkatimizi odaklamamıza yardımcı olabileceğini düşündürmekte.


Bu çalışmada yanıtsız kalan şey, noradrenalinin alfa salınımlarını nasıl etkilediğiydi. Bu soruya yaklaşmak için, yazarlar ayrıca, beynin ortasında, alfa ritminin kalp pili olarak işlev gören bir bölge olan talamustaki nöronlardan nöral aktiviteyi doğrudan kaydeden önceki hayvan araştırmalarına da başvurdular. Daha da önemlisi, bu nöronların istirahat halindeyken ritmik ateşlenmesi, dikkatsizlik durumlarında görülen kortikal alfa salınımlarına yol açıyor. Ancak bu nöronlara noradrenalin eklenmesi ritmikliğini ortadan kaldırıyor.


Araştırmacılardan Martin Dahl, “Araştırmalardaki bulguları bir araya getirerek, noradrenalin ve talamusun alfa ritmik aktiviteyi kontrol etmek için nasıl etkileşime girebileceğini tanımlayabildik. Mavi noktanın noradrenalinin, talamustaki alfa jeneratörlerini baskılayarak beynimizin ilgili bilgileri işleme duyarlılığını düzenlediğini görüyoruz.” diyor.


Böylece, dikkatte ani bir değişiklik gerektiren durumlarda, bir noradrenalin dalgalanması yeniden odaklanmamıza ve yaklaşan arabadan çabucak kurtulmamıza yardımcı oluyor. Aynı katılımcılarda hem locus coeruleus hem de talamusun değerlendirildiği daha uzun vadeli çalışmalar, dikkatin nöral mekanizmalarına ve bunun yaşlanma - hastalıktaki düşüşüne yeni bir ışık tutabilir.

Kaynak: www.sciencedaily.com


Kategori: BİLİMSEL GÜNDEM