Tümörlerde Üçüncül Lenfoid Yapı Oluşumunu Kontrol Eden Mekanizma

  • 12/01/2022

Tümörlerde Üçüncül Lenfoid Yapı Oluşumunu Kontrol Eden Mekanizma

Üçüncül lenfoid yapılar, lenfatik sistemin dışında oluşan oluşumlardır. Bağışıklık hücreleri içerirler, yapı - işlev olarak da lenf düğümlerine ve diğer lenfoid yapılara benzerler. Bununla birlikte, üçüncül lenfoid yapıların nasıl oluştuğu hakkında çok az şey bilinmekte. Immunity'de yayınlanan yeni bir makalede, Moffitt Cancer Center araştırmacıları, tümörlerde üçüncül lenfoid yapı oluşumunu kontrol eden moleküler ve hücresel mekanizmalar hakkında rapor veriyor.


Bağışıklık sistemi, T hücreleri ve B hücreleri de dahil olmak üzere kanser gelişimini düzenleyen farklı hücre tiplerinden ve bunların salgılanan proteinlerinden oluşur. T hücreleri ayrıca işlevlerine ve ifade ettikleri T foliküler yardımcı (Tfh) ve T foliküler düzenleyici (Tfr) hücreler gibi spesifik moleküllere göre sınıflandırılır. Bu farklı bağışıklık hücreleri arasındaki etkileşimler, kanser gelişimine katkıda bulunabilir veya bunu engelleyebilir. Tfh hücreleri, B hücrelerini antikor üretmesi için uyarır, Tfr hücreleri ise bu aktiviteyi inhibe eder. Tfh ve Tfr hücreleri ve diğer bağışıklık hücreleri, üçüncül lenfoid yapıların yanı sıra lenf düğümlerinde bulunur.


Birkaç çalışma, immünoterapiye üstün yanıtlar da dahil olmak üzere, üçüncül lenfoid yapılara sahip tümörleri olan hastalarda daha iyi sonuçlar bulmuştu. Üçüncül lenfoid yapılarda aktif bağışıklık hücrelerinin ve bunların salgılanan proteinlerinin varlığının, tümör hücrelerine karşı bağışıklık aktivitesine katkıda bulunduğu tahmin edilmekte. Bununla birlikte, özellikle deneysel fare modellerinde nadiren bulunduğundan, üçüncül lenfoid yapıların nasıl oluştuğu henüz belli değil.


Moffitt araştırmacıları, üçüncül lenfoid yapıların oluşumuna yol açan moleküler ve hücresel mekanizmalar hakkındaki anlayışlarını geliştirmek için hücreler - fare modelleri ile bir dizi laboratuvar deneyi gerçekleştirdiler. SATB1 proteininin, Tfh ve Tfr hücrelerinin farklılaşma sürecinin önemli bir düzenleyicisi olduğunu keşfettiler. SATB1, DNA'nın ne kadar sıkı sarıldığını kontrol etmeye yardımcı olan ve diğer modifiye edici proteinler için bir toplayıcı olarak hizmet eden bir genomik düzenleyici proteindir. Araştırmacılar, SATB1 ekspresyonunun inhibe edilmesinin, Tfh hücrelerinin farklılaşma sürecini desteklediğini ve Tfr hücrelerinin oluşumunu engellediğini keşfettiler. Ayrıca, ICOS ve TGF-β gibi bu sürece dahil olan bazı sinyal moleküllerini de tanımladılar.


Araştırmacılar, SATB1'den yoksun T hücreli farelerin, B hücreleri ile etkileşime girebilen ve tümörler içinde üçüncül lenfoid yapılar oluşturabilen daha yüksek oranda Tfh hücrelerine sahip olduğunu göstererek SATB1'in bu süreç için önemini doğruladılar. Önemli olarak, araştırmacılar ayrıca, tümörler içinde üçüncül lenfoid yapıların oluşumu ile ilişkili olan kontrol T hücrelerine kıyasla, Tfh hücreleri enjekte edilen farelerde tümörlerin daha az büyüdüğünü gösterdi.


Araştırmacılar, bulgularının, antikanser immünoterapilerini desteklemek için, geri alınamayan tümörlerde üçüncül lenfoid yapıları düzenlemek için yeni müdahalelerin önünü açacağını umuyorlar.

Kaynak: www.sciencedaily.com


Kategori: BİLİMSEL GÜNDEM