NHS İngiltere'de yayınlanan Çocuk ve Gençlerin Ruh Sağlığı 2023 raporu, 2023 yılında 8 ila 16 yaş arası gençlerin %20,3'ünün olası bir zihinsel bozukluğa sahip olduğunu ortaya koydu. Bu oran 17-19 yaş grubunda %23,3, 20-25 yaş grubunda ise %21,7 oldu. Anket, çocuk ve gençlerin ruh sağlığındaki eğilimler ve bu durumun 2017'den bu yana nasıl değiştiği konusunda İngiltere'nin en iyi veri kaynağı niteliğinde.

2017 ile 2020 yılları arasında olası ruhsal bozukluk oranlarının artmasının ardından, 2022 ile 2030 yılları arasında yaygınlık tüm yaş gruplarında benzer düzeylerde devam etti. 2017 anketinden bu yana ilk kez katılımcılara yeme bozuklukları hakkında da sorular soruldu. 2023'te yeme bozukluğu oranları 2017'deki yüzde 0,8'den 17-19 yaş arası kişilerde yüzde 12,5'e yükseldi. 2017 ile 2023 yılları arasında bu yaş grubundaki oranlar hem genç kadınlarda (%1,6'dan %20,8'e) hem de genç erkeklerde (%0,0'dan %5,1'e) arttı. Son anket ayrıca 20-25 yaş arası gençlerin %5,9'unun yeme bozukluğu olduğunu ortaya çıkardı. 11 ila 16 yaş arası çocuklarda yeme bozuklukları, 2017'de %0,5'e kıyasla %2,6 oranında tespit edildi.

NHS İngiltere, olası zihinsel bozuklukları olan gençleri desteklemek için okullar ve kolejler bünyesinde 398 Ruh Sağlığı Destek Ekibi kurdu. Bu, ileri eğitimdeki öğrencilerin %35'ini kapsamakta.

NHS Ruh Sağlığı Direktörü Claire Murdoch şunları söyledi: "Bugünkü rapor, gençlerin karşılaştığı benzeri görülmemiş baskıların devam ettiğini gösteriyor ve NHS çocuk ruh sağlığı hizmetlerine yönelik artan talebi yansıtıyor. NHS her zamankinden daha fazla çocuk ve gence destek sağlıyor; bu yıl zaten 700.000'den fazla çocuğa ve gence ruh sağlığı konusunda destek verdik ve aynı zamanda yeme bozuklukları nedeniyle tedavi gören gençlerin sayısında önceki döneme kıyasla %47'lik bir artış gördük. NHS personeli artan talebi karşılamak için her zamankinden daha fazla çalışıyor ve okullarda - kolejlerde milyonlarca öğrenciye ruh sağlığı desteğini hızlandırmanın yanı sıra çocukların ruh sağlığı için iş gücünü de önemli ölçüde genişletiyoruz. Özellikle eğitim, gönüllülük ve sosyal bakım sektörlerindeki ortaklarımızın da bu çabanın desteklenmesinde kritik bir rolü var. Mücadele eden her çocuğun, gencin veya ailesinin, ihtiyaç duydukları bakımı alabilmeleri için yardıma ulaşması hayati önem taşıyor.”

Kaynak: healtheuropa.eu