Yeni Teknolojilerle Diyabet Hastalığı Yönetiminin Geleceği Nasıl Olacak ?

  • 17/06/2017

Yeni Teknolojilerle Diyabet Hastalığı Yönetiminin Geleceği Nasıl Olacak ?

Dünya Sağlık Örgütü'nün son tahminlerine göre dünya genelinde 422 milyon diyabet hastası var ve bu sayı sürekli artıyor. Bu demek oluyor ki dünyada her 11 kişiden biri bu kronik hastalığı her gün yönetmek zorunda ki, sonuçta felç, kalp krizi, körlük, böbrek yetmezliği veya uzuv kaybı gibi kötü tablolar oluşmasın.

Diyabetin iki türünden tip 1 diyabette vücut yeterli insülini üretemezken, tip 2 diyabette üretilen insülin vücutta etkin olarak kullanılamıyor. Her iki durumda da hastanın hayat boyu kandaki glukoz kontrolünü yapması ve bir şekilde insülin takviyesi alması; ayrıca tansiyonunu sürekli izlemesi ve ayak bakımını ihmal etmemesi gerekiyor. Günümüzde tüm bu takip ve kontrol süreçleri için ortaya çıkan çok çeşitli dijital sağlık ürün ve uygulamaları diyabet hastalarının hayatını kolaylaştırıyor ve diyabet hastalığının yönetimi sürekli olarak gelişiyor, iyileşiyor. Diyabet hastalarının da teknoloji kullanmaya yatkın; internet, sosyal medya ve diğer platformlarda en çok bilgi paylaşan hasta gruplarından olması bu konuda yeni teknolojilerin geliştirilmesini sürekli olarak cesaretlendiriyor. Diyabet hastaları için geliştirilmiş ve yaygınlaşmaya başlamış teknolojik ürünlerden bazılarını burada tanıtıyoruz :

1) Dijital Kontak Lensler
Google ve Novartis 2014 yılında patenti alınan dijital kontak lensleri birlikte geliştirmek için bir anlaşma yapmışlardı. Planlara göre kontak lens ile dijital dünyadan bilgi edinmek mümkün olacağı gibi göz yaşından glukoz seviyesi ölçümü de yapılabilecekti. Google ve Novartis'in açıklamalarına göre lenslerde çok ince mikro chipler gömülü olacak, yine çok küçük boyuttaki antenleri ile göz yaşından ölçtükleri glukoz değerini akıllı telefona ya da bir yazılıma göndereceklerdi. Firmaların ilk hedefi lensleri 2020'de piyasaya sürmekti ancak daha sonra ilerlemelere dair çok net açıklamalar gelmedi, Mart 2017'de Novartis tarafından yapılan açıklamalarda ise kayda değer sonuçların bir kaç yıla görülebileceği belirtildi. Şimdilik bu proje sonuçları uzun vadede alınacağa benzenen ama merakla beklenen bir proje olarak sürüyor.

2) Oyunlaştırma
Kanda şeker ölçü testini sıkıcılıktan kurtarıp diyabet canavarını mutlu etmek daha eğlenceli olmaz mı ? Şimdi çocuklara ve içimizdeki çocuklara hitap eden firmalar ve akıllı telefon uygulamaları ile diyabet takibi daha etkin yapılabiliyor. Avusturya'li 
MySugr firması klasik diyabet uygulamalarına biraz oyunlaştırma ekleyen bir kaç uygulama çıkarmış durumda. Ayrıca firmanın çocukların diyabet yönetimini doğru yapmalarını sağlamak için geliştirdiği mySugr Junior App isimli uygulamaları da var, uygulamada çocuk her veri girişinde puan kazanıyor ve her gün belli bir miktar puan toplama hedefi var. Bu sayede aileler de çocuklarının yanında değiken kontrolü elden bırakmamış oluyorlar. 

3) Yapay Pankreas 
Biyonik ya da yapay pankreaslar temelde sağlıklı organın kendi halinde yapması gerekenleri taklit ediyor; cihazlar glukoz seviyelerini sürekli ölçüp uygulanması gereken insülin seviyesine karar veriyor. Ancak mühendis ve araştırmacıların geliştirdiği biyonik pankreaslar bir türlü ticari olarak piyasaya sürülemedi.
Durumu ele almak isteyen yaratıcı hastalar, var olan teknolojilerden "Kendi İşini Gör" (Do It Yourself) versiyonu geliştirdiler. Sosyal medyada #wearenotwaiting hareketi başlatıldı ve uzun yıllar sürekli olarak yapay pankreas geliştirilmesi için çağrı yapıldı. Hareketin öncülerinden
 Dana Lewis, FDA onayına kadar iki yıl boyunca kullandığı cihazın hayatını nasıl kolaylaştırdığını her ortamda anlatıyor.

4) Yiyecek Tarayıcılar
Özellikle restoranlarda yemek yerken yediklerimizin içinde neler olduğunu bilmeden yiyoruz; şimdi yiyecek tarayıcılar meyvedeki şeker miktarını veya içeceğinizdeki alkol oranını söyleyebilecek. Henüz demo aşamasındaki İsrail'li 
SCiO firmasının tarayıcısı yiyeceklerin, ilaçların hatta bitkilerin moleküler içeriklerini ayrıştırabilcek şekilde tasarlanmış; yiyeceğin içeriği milisaniyeler içinde akıllı telefonunuzda görüntülenebiliyor. 
Bugün piyasada olan 
Nima gluten-sensorü ise Time Dergisinin 2015 yılındaki en iyi buluşları arasında yer aldı. Portatif cihaz, küçük bir örneği inceleyip yiyeceğinizin içinde gluten olup olmadığını iki dakika içinde tespit ediyor. Firma teknolojilerini fındık, fıstık ve süt ürünleri gibi diğer allerjenler için de geliştirmeye çalışıyor.

5) Küçük Cihazlar
Diyabet ile yaşıyorsanız nereye giderseniz yanınıza ölçüm cihazları, iğneler, test şeritleri gibi şeyler almak durumundasınız. Kişiselleştirilmiş cep tipi her-şey-içeren glukoz ölçer 
Dario cihazı ve mobil uygulaması etkin ve doğru veri yönetimi sağlıyor.
Medtronic firması da 25 yıldan fazladır diyabetli hastalara komplex insülin pompaları ile yardımcı oluyor. Şimdi firma 
yeni nesil kapalı devre hibrid sistemi ile kendi yapay pankreasına bir adım daha yaklaştı. Geçen yıl Medtronic IBM Watson ile ortaklık yaparak CES 2016'da yeni bir uygulamanın demosunu yaptı; uygulama hastalara giyilebilir cihazlardan gelen verilerin yanısıra aldıkları insülin miktarını, kanlarındaki değişken glukoz seviyelerini ve karbonhidrat alımı hakkındaki bilgileri raporlayacak.

6)Kablosuz Glukoz Monitörü
Genelde glukoz monitörleri parmağınızı delip bir damla kanı cihazda test etmenizi gerektirir, ki bu  işlem testi günde 3-4 kez yapması gereken bir hasta için rahatsız edici bir hale gelebilir.
Bu hastalar için Abbot firması
 FreeStyle Libre kablosuz cihazını çıkardı. Cihaz yeni nesil glukoz ölçüm yöntemlerinden "anlık" (flash) ölçüm teknolojisi kullanıyor; üst kol bölgesine yerleştirilen çok küçük bir sensör yardımı ile kandan değil ama hücreler arası sıvıdan glokoz seviyelerini ölçüyor. Cihaz ölçümü sürekli yapıyor ve çok yüksek veya çok düşük seviyelerde alarm verme, akıllı telefondan değerleri ve trendi sürekli takip edebilme gibi avantajlar sağlıyor.

7) Dijital Dövmeler
Kandan glukoz ölçümü derdine alternatif çözümler bulmak isteyen araştırmacılar sürekli değişik yöntemler deniyorlar; elektronik deri yamaları da bunlardan biri. Seoul National Üniversitesinden 
Dae-Hyeong Kim ve MC10 araştırmacılarının geliştirdiği prototip terde fazla glukozu ayırd ediyor ve mikro-iğnelerle ilaç uygulayabiliyor. Bu teknoloji zamanla daha da gelişirse, kablosuz diyabet yönetimi çağı hastaların hayatını çok kolaylaştıracaktır.

8) Büyük Veri ile Hastaların Kontrolü Ele Alması Sağlanıyor
Doug Kanter kendisinin kandaki şeker seviyesi, insülin dozları, yemekleri, aktiviteleri gibi verilerini bir yıl boyunca toplamış, ve firması Databetes'i kendi diyabet tecrübesinden yaratmış. 
Databetes hastalara diyabeti daha iyi yönetebilmeleri için veri saklama ve ölçme konusunda yardımcı olurken, hastanın kendi verilerini çığır açan yöntemlerle analiz etmesini de sağlıyor. Ayrıca hastalar sosyal medya üzerinden birbirlerine destek olup koçluk yapabiliyorlar.

Görülüyor ki hali hazırdaki yeni nesil cihaz ve uygulamalar bile diyabet hastalığının yönetimini oldukça kolaylaştırırken, yeni teknolojik gelişmeler ve sürekli araştırmalar sayesinde daha pek çok ürün ve uygulama bizleri bekliyor.

Kaynak : http://medicalfuturist.com





Kategori: DOKTORCLUB ÖZEL