Yeni araştırmalar, ırk ve gebelik öncesi vücut kitle indeksinin (BMI) hem leptin hem de adiponektin seviyelerini etkilediğini ve hamilelelerde leptin düzeylerinin gebelikte kilo alımının önemli bir göstergesi olabileceğini düşündürmektedir.

Sonuçlar ENDO 2018'de, Endocrine Society'nin Chicago, Illinois'deki 100. yıllık toplantısında bir posterde sunuldu. Ohio State University’den Adam Jara: “Hamilelik boyunca çok az ya da çok fazla kilo almak potansiyel sağlık riskleri doğurabilir. Temel olarak yağ hücrelerinden salgılanan hormonlar olan leptin ve adiponektinin iştah regulasyonu, insülin direnci, yağ metabolizması, kan basıncı ve metabolik sendrom gelişiminde rol oynadığı biliniyor. Hamilelik süresince, düşük adiponektin seviyeleri daha yüksek gestasyonel diyabet riski ile ilişkilendiriliyor ve preklamsi geliştiren kadınlarda yüksek leptin seviyeleri gözleniyor.” diyor

Jara ve Ohio Eyalet üniversitesinden araştırmacılar, hamilelik ve postpartum boyunca serum adiponektin, leptin, leptin-adiponektin oranı (LAR) ve gebelik sırasında kilo alımına etkilerini, ırk ve gebelik öncesi BMI'nın etkilerini araştırdı. Araştırma ekibi, Ohio Eyalet Üniversitesi Tıp Merkezi Prenatal Kliniğinden 80 hamile kadını(38 Afrikalı-Amerikalı ve 42 Kafkas kadın) araştırmaya dahil ettiler. Araştırmacılar gebelikte 3 kez adiponektin ve leptin düzeylerini(erken, orta ve geç dönemlerde) ve doğumdan sonra 1 kez tekrar ölçtüler.

Hem ırk hem de hamilelik öncesi BMI gebelik sırasında ve doğumdan sonra adiponektin ve leptin seviyelerini etkiledi. Irk ve hamilelik öncesi vücut kitle indeksi kontrol edildikten sonra, hamilelik boyuncaki adiponektin ve leptinin kan serumundaki seviyeleri ve leptin- adiponektin oranı (LAR) hamilelik boyunca alınacak toplam kiloyu tahmin etmeyi mümkün kıldı. Hamileliğin ortalarındaki leptin seviyesi ise bu açıdan en yakın tahmini verdi.

Obez Afrikalı-Amerikalı kadınlar arasında, LAR erken gebelikten önemli ölçüde artmış, gebeliğin sonlarında yüksek kalmıştır ve doğumdan sonra azalmıştır. Buna karşılık, obez Kafkas kadınlarda, LAR zaman içinde önemli ölçüde değişmedi.

Genelde, adiponektin seviyeleri hamileliğin ilk döneminden sonlarına doğru düşüş gösterirken, doğum sonrasında arttı. Hamilelik öncesi vücut kitle indeksinin yüksek olması, düşük adiponektin seviyeleri ile ilişkiliydi. Afrikan-Amerikan kadınlar, hamilelik öncesinde kendileriyle aynı vücut kitle indeksine sahip Kafkasyalı kadınlarla kıyaslandığında gebeliğin tüm dönemlerinde daha düşük adiponektin seviyelerine sahiplerdi. Ayrıca her iki grupta da, serum leptin seviyesi hamilelik boyunca artıyor ve doğum sonrasında düşüyordu.

Ulusal Hemşirelik Araştırmaları Enstitüsü (NINR), Eunice Kennedy Shriver Ulusal Çocuk Sağlığı ve İnsani Gelişme Enstitüsü (NICHD), Ulusal Bilimsel Çeviri Merkezi (NCATS) ve Ohio Üniversitesi Araştırma Bağımsızlığı Geçiş Ödülü, çalışmayı destekledi.

Kaynak: https://www.sciencedaily.com/releases/2018/03/180318144814.htm