Tasarım Bebek Hayal Ürünü Olmaktan Çıktı

  • 25/10/2018

Tasarım Bebek Hayal Ürünü Olmaktan Çıktı

Günümüz teknolojisi ailesel pek çok hastalığın tespiti için doğum öncesi genetik test yapılarak sağlıklı embriyonun belirlenmesine olanak sağlıyor. 

Laura Hercher tarafından 22 Ekim’de MIT Technology Review’de kaleme alınan yazıda tasarım bebekler için bilimin geldiği son nokta ele alındı. Makale de örnek vaka üzerinden yeni gelişmeler açıklanmaya çalışılmış. Buna göre; İngiltere’de yaşayan Matthew isimli bir adam, dizindeki rahatsızlığın, 30 yaşına geldiğinde gerçekleşen bir tür ortopedik rahatsızlık olduğunu düşünüyordu. Sonrasında kuzeninin küçükken yaşadığı kas problemi aklına geldi ve bununla bir bağlantısı olup olmadığını araştırmaya başladı. Araştırma sürecinde yapılan DNA testlerinde bu teori doğrulandı.  Matthew  Distoni hastalığının genetik bir formuna sahipti. Büyük ihtimalle aile büyüklerinden başkalarında da bu hastalık söz konusuydu. 

Matthew oldukça şanslıydı hastalık henüz ilerlememiş, dizine yaptırdığı botoks iğneleri tedavide olumlu sonuç vermişti. Distoni hastalarında genetik mutasyonlar omurgalarda ve eklemlerde deformasyonlara neden olabilir. Çoğu hasta psikoaktif ilaçlarla tedavi edilirken bazı hastalar ise beyin ameliyatı olmak zorunda kalır. Matthew ve eşi çok şanslı da olmayabilir çünkü çocuklarında bu hastalığın görülme olasılığı yüzde 50 olarak belirtiliyor. Çocuklarını tedavi ettirseler bile hastalık yüzde 30 oranında ilerleyebiliyor. 

Artık günümüzde genetik bir test sayesinde sağlam embriyolar seçilerek vücut dışında(İVF) dölleme gerçekleştirilebilir. Dünya’da henüz yaygın olmayan bu yöntemin Amerika'da maliyeti deneme başına 20 bin doların üzerinde. Ancak maliyetine rağmen bu yöntemle hastalığın nesillere geçişi engellenebilir. Etik tartışmalarda yok değil ama sonuçta sağlıklı bir yaşam sürme şansı olan bebeklerden bahsediyoruz. Zira Matthew ve eşi de benzetmelerde yapıldığı gibi kendilerini bebek tasarımcısı olarak görmüyorlar.

Johns Hopkins Genetik ve Kamu Politikası Merkezi, 2002 ile 2004 yılları arasında 6000 kişiyi kapsayan anketler düzenledi. Anketlere baktığımızda Amerikalıların bir çoğu, ölümcül çocukluk hastalıklarını önlemek için üreme genetik testlerini kullanmayı onaylamakta, fakat çocukların zeka seviyesini ve diğer genetik özelliklerini belirlemek için söz konusu testlerin kullanılmamasına karşı çıkmakta.  Bu teknolojiyi kullananların sayısı maliyetlerin de düşmesi ile her yıl artmakta Yardımlı Üreme Teknolojisi Derneği'nin verilerine göre Amerikada IVF testini uygulayanların sayısı 2014 yılında 1.941 iken, 2016'da 3271'e çıkarak yüzde 70'lik bir artış gösterdi. 

Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), ABD'de doğan bebeklerin yüzde 1.7'sinin IVF kullanılarak dünyaya geldiğini söylüyor. IVF teknolojisi kullanmak için devlet tarafından mali desteğin sağlanıldığı ülkelerde ise bu oran daha yüksek. Örneğin Belçika'da bu oran %4 iken Danimarka'da ise %5.9 seviyesinde. Tüm tartışmalara rağmen gelecekte bu test ve tedavilerin yaygınlaşacağını söyleyebiliriz.

Kaynak: https://www.technologyreview.com/s/612258/are-we-designing-inequality-into-our-genes/